5 Ocak 2020 Pazar

ZÜMRÜD-Ü ANKA KUŞU



Fotoğraf açıklaması yok.



ZÜMRÜD-Ü ANKA KUŞU
Simurg( Phoenix) veya bir diğer ismiyle Zümrüdü Anka efsanevi bir kuştur. Pers mitolojisi kaynaklı olsa da zamanla diğer Doğu mitoloji ve efsanelerinde de yer edinmiştir. Sênmurw (Pehlevi) ve Sîna-Mrû (Pâzand) diğer isimlerindendir. Ayrıca zaman zaman sadece Anka kuşu olarak da anıldığı olmuştur.
Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan bilge Simurg Anka, Bilgi Ağacı' nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş...
Tüm kuşlar Simurg'a inanır ve onun kendilerini kurtaracağını düşünürmüş. Kuşlar dünyasında her şey ters gitmeye başlayınca onlar da Simurg'u beklemeye başlamışlar. Ne var ki, Simurg ortada görünmedikçe kuşkulanır olmuşlar ve sonunda ümidi büsbütün kesmişler.
Derken bir gün uzak bir ülkelerin birinde bir kuş sürüsü Simurg'un kanadından düştüğünü düşündükleri bir tüy bulmuşlar. Simurg'un yaşadığını anlayan dünyadaki tüm kuşlar toplanmışlar ve hep birlikte Simurg'un huzuruna çıkıp yardım istemeye karar vermişler.
Ancak Simurg'un yuvası, etekleri bulutların üzerinde olan Kaf Dağı'nın en yüksek tepesindeymiş. Oraya varmak için yedi dipsiz vadiyi aşmak gerekirmiş. Kuşlar, hep birlikte büyük bir kararlıkla göğe doğru uçmaya başlamışlar. Yorulanlar ve sonunda yorgunluktan düşenler olmuş.
Önce Bülbül geri dönmüş, güle olan aşkını hatırlayıp;
papağan o güzelim tüylerini bahane etmiş (oysa tüyleri yüzünden kafese kapatılırmış);
kartal; yükseklerdeki krallığını bırakamamış;
baykuş yıkıntılarını özlemiş,
balıkçıl kuşu bataklığını.
Yedi vadi üzerinden uçtukça sayıları gittikçe azalmış.
Ve nihayet beş vadiden geçtikten sonra gelen Altıncı Vadi "şaşkınlık" ve sonuncusu Yedinci Vadi "yokoluş" ta bütün kuşlar umutlarını yitirmiş... Kaf Dağı'na vardıklarında geriye otuz kuş kalmış.
Simurg'un yuvasını bulunca ögrenmişler ki;
"SİMURG ANKA - Otuz Kuş" demekmiş.
Onların hepsi Simurg'muş. Her biri de Simurg imiş. Simurg Anka'yı beklemekten vazgeçerek, şaşkınlık ve yokoluşu da yaşadıktan sonra bile uçmayı sürdürerek, kendi küllerimiz üzerinden yeniden doğabilmek için kendimizi yakmadıkça, her birimiz birer Simurg olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.
Şimdi kendi gökyüzümüzde uçmak zamanıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder